Uydu aracılığı ile Birleşik Arap Emirlikleri’nden Ortadoğu ve Amerika’ya yönelik yayın yapan MBC 4 kanalında Liana Dahdouh’un İstanbul ’da hazırlayıp sunduğu 'Ekstra Turki’ programında bu hafta Hazal Kaya ile Sait Halim Paşa Yalısı’nda yapılan röportaj ekrana getirildi.

Kaya, anne ve babasının avukat olduğunu bu nedenle onlardan kendisine kalan en önemli özelliklerden birinin adalet duygusu olduğunu söyledi. Hazal Kaya, 4 yaşında bale, kemana başladığını, İtalyan Lisesi mezunu olduğunu, tango yaptığını, halen Bilgi Üniversitesi’nde sahne sanatları alanında eğitim gördüğünü anlattı.

Hazal Kaya, bir soru üzerine nüfusa 'Leyla Hazal’ adıyla kaydedildiğini kaydederek şöyle konuştu:

"AVRUPA VE AMERİKA’DA ADIM 'LEYLA"

"Çocukluğumdan beri ’Hazal’ dedikleri için 'Leyla’yı kullanmadım. Ama yurt dışında özellikle ABD ve Avrupa ülkelerinde çok zor oluyor onlar için 'Hazal’ demek. 'Leyla’yı kullanıyorum oralarda. Zaten, 'Leyla’ diyorlar bana."

Kaya, genellikle duygusal kararlar verdiğini, kendisine önerilen karakter ve hikayeyi genel olarak sevmesi ve heyecanlanması halinde o teklifi kabul ettiğini bildirirken, yayından kaldırılan 'A.Ş.K’ dizisi için, "İnsan arkadaşlarından ayrıldığı için üzülüyor. Başladığınız bir proje yarım kalmış oluyor. Arkadaşlarımdan ayrılıyorum ve iş bitti diye tabii ki burukluk oldu ama onun dışında hayat devam ediyor. İş sonuçta. Çok üzüleceğim bir şey değil" dedi.

Hazal Kaya, bir soru üzerine Arap dünyasında çok büyük ilgi gören 'Aşk-ı Memnu’ dizisinde canlandırdığı 'Nihal’,'Adını Feriha Koydum’ dizisinde 'Feriha’ gibi masum ve iyi niyetli karakterleri canlandırdığını hatırlattı. Kaya, bu karakterlerden sonra son dizisi 'A.Ş.K’ta ise canlandırdığı 'Azra’ karakterinin bu Arap dünyasındaki izleyicilerine ters gelmiş olabileceğini ifade ederek, "A.Ş.K’ diğer karakterlerden daha kadınsıydı. Tabii ki ben büyüdükçe karakterlerimin yaşı da büyüyor. Evet bu biraz daha kadınsı bir karakterdi" diye konuştu. Hazal Kaya, senaryoların bütününe baktığını, çok iyi bir senaryoda çok silik veya çok güçlü bir karakterde de oynayabileceğini vurgularken, şöyle devam etti:

"Benim için önemli olan senaryonun bütünü. Dağıtılan ödüllerde hep yardımcı erkek ve yardımcı kadın ödülleri de vardır. Onlar da çok önemlidir. Dolayısıyla yaptığımız iş çok önemli, çok keyifli. Çok iyi bir işin neresinde ne oynadığınız değil o işin içinde olmanız önemli. Mesela Aşk-ı Memnu’da neyi oynadığım önemli değil. Çok iyi bir işti ve içinde olduğum için gurur duyuyorum."

'HAYRAN OLDUĞUM SANATÇI...'

Kaya, bir soru üzerine "Çok romantik biri olduğum da söylenemez" dedi. Hayran olduğu sanatçılardan birinin Ricky Martin olduğunu vurgularken, kendisi ile ilgili şunları anlattı:

"Topuklu ayakkabı giydiğim çok söylenemez. Ama 'Hiç giymem’ dediğim bir şey yok. Sağlıklı ve formda kalmanın yolu diyet ve spor. Ben hastalığım sebebiyle kilo almıştım. O hastalığa uygun beslenmeye başlayıp bir de spor yapmaya başlayınca bir anda gitmeye başladı kilolar. Gerçekten tek mesele bu doğru beslenme ve spor. Ben Antepliyim. Yani Türkiye’nin doğu tarafından. Bizde et, yağlı yemekler yapılıyor." dedi.