Bakü’ye giden Dışişleri Bakanı Feridun Sinirlioğlu, Azerbaycan Dışişleri Bakanı Elmar Memmedyarov ile gerçekleştirdiği görüşmenin ardından düzenlenen ortak basın toplantısına katıldı.

Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki Yukarı Karabağ sorunu ve Azerbaycan topraklarında devam eden işgal durumunun önemine dikkat çeken Sinirlioğlu, “Uluslararası hukukun açık bir ihlalini teşkil eden bölgesel istikrarın önündeki en önemli olarak gördüğümüz bu sorunun bir an önce Azerbaycan’ın toprak bütünlüğü temelinde çözüme kavuşması gerekmektedir. Türkiye olarak bu yöndeki çabalarımızı artırarak, sürdürme azmindeyiz. Sorunun bu şekilde çözümünü bölgede normalleşmesinin yolunu açabileceği ve tüm ülkelere yararlı olacağı açıktır. Beklentimiz bu gerçeğin diğer bölge ülkeleri kadar uluslararası toplum tarafından da daha fazla vakit kaybedilmeden idrak edilmesi ve bu yöndeki çabaların artırılmasıdır” dedi.

“1 KASIM SEÇİMLERİNİN HAYIRLI NETİCELER VERECEĞİNE İNANIYORUM”
Memmedyarov’la yaptığı görüşmeye değinen Sinirlioğlu, şunları söyledi: “Türkiye ve Azerbaycan olarak bölgesel istikrar ve kalkınmaya nasıl daha fazla katkı yapabileceğimizi değerlendirdik. İstihbarat ve güvenlik birimlerimiz terörle mücadele konusu başta olmak üzere mevcut işbirliklerini artırarak sürdüreceklerdir. Diğer taraftan Türkmenistan, İran ve Gürcistan gibi her iki ülkeye dost ve yakın olan bölge ülkeleriyle gerçekleştirdiğimiz güçlü işbirliği çalışmalarının sürdürülmesi konusunda da mutabıkız. Gerek bu çalışmalar gerek ortak girişimlerimiz sonucunda geliştirilen enerji ve ulaştırma projelerini geniş anlamda tüm bölgenin hatta bölge ötesindeki ülkelerin yararına hizmet edecek şekilde ilerletmek kararlılığına sahibiz. TANAP Projesini ve sayın Bakanın da biraz önce işaret ettiği gibi Bakü-Tiflis-Kars demir yolunu bu çerçevede görüyoruz. Ülkelerimiz arasında karşılıklı üst düzey ziyaretlerin sürdürülmesine önem veriyoruz.”
Sinirlioğlu, Türkiye’nin özel davetlisi olarak sayın Cumhurbaşkanı Aliyev’i G20 zirvesi vesilesiyle Kasım ayında Antalya’da ağırlamaktan onur duyacağını belirterek “Yeri gelmişken şunu da söylemeliyim yaklaşık 1 yıldır üstlendiğimiz G20 Dönem Başkanlığı süresince ülkemizin özel davetlisi olan Azerbaycan’ın her alanda yaptığı katkılar son derece yararlı olmuştur. Bu bakımdan teşekkürlerimizi burada ifade etmek isterim” dedi.
1 Kasım’da yapılacak genel seçimlere değinen Sinirlioğlu, “Türkiye ve Azerbaycan’da 1 Kasım günü yapılacak genel seçimlerin ülkelerimiz için hayırlı netice vereceğine olan inancımı vurgulamak istiyorum. Kardeş Azerbaycan’a gerçekleştirdiğim bu ziyaretin ülkelerimiz arasındaki sarsılmaz ilişkilere ve güçlü işbirliğine katkı sağlamasını ümit ediyoruz”

“TÜRKİYE’DEN GEÇECEK BORU HATLARININ GÜVENLİĞİ DE BİZİM GÜVENLİĞİMİZDİR”
Terörün dünya gündeminde ön sıralarda yer aldığını belirten Dışişleri Bakanı Sinirlioğlu, şunları söyledi: “Maalesef bugün dünya gündeminde ön sıralarda yer alan bir tehdit. Sınırları aşıyor, her yerde, herkesin karşısında önemli bir meydan okuma. Türkiye, terörizme karşı mücadelede uzun yıllardan beri büyük bir gayretle çaba saf ediyor ve terörizme karşı mücadelesini kararlılıkla sürdürüyor. Diğer tüm ülkeler gibi Türkiye’deki önemli ekonomik projeler dahil her türlü alt yapı projesi olsun, ulaşım projesi olsun, enerji-nakil hattı projesi olsun bunların teröristlerce hedef alınabileceği bir ihtimal olarak gündemde tabiatıyla ve bunun için gerekli tedbirler alınıyor. Bu sadece bu konularla sınırlı değil her alanda güvenlik için teröre karşı mücadele bakımından her kamu düzenini korumak zorunda olan devlet gibi Türkiye’de gereken tedbirleri alıyor. Onun için gerek Bakü-Tiflis-Ceyhan olsun gerek TANAP Projesi olsun bu Türkiye’den geçecek boru hatlarının güvenliği bizim güvenliğimizdir. Bunlar için gerekli her tedbiri alırız.”

“DAĞLIK KARABAĞ’IN ÇÖZÜMÜ ERMENİSTAN İÇİN DE İHTİYAÇ”
Sinirlioğlu, Dağlık Karabağ ile ilgili soruya şöyle karşılık verdi: “Ben iyimserim. Dağlık Karabağ konusundaki sorunun çözümü herkes için bir ihtiyaç, Ermenistan için de bir ihtiyaç. Ermenistan bu sorunu daha ne kadar devam ettirebilir bunu ciddi manada düşünmelidir. Eğer bölgenin istikrarına, uluslararası barış ve güvenliğe katkıda bulunmak istiyorsa müzakere masasında sonuç alınması için ciddi manada çaba sarf etmelidir. Tüm konuyla ilgili ülkelerin bu sürece donmuş bir itilaf olarak değil, donmuş her itilaf bir gün patlayabilir bu gerçeği göz önünde bulundurarak, çözüm için yani bunun buzdolabında tutma anlayışı ve gayreti için değil gerçekten çözümüne yardımcı olmak için çaba harcamalıdır."
Sorunun makul hukuk temelinde Azerbaycan’ın toprak bütünlüğünü esas alacak şekilde bir çözüme kavuşacağına yürekten inandıklarını anlatan Sinirlioğlu, sözlerini şöyle tamamladı: "Bunun daha fazla ertelenmesi kabul edilemez. Azerbaycan’ın 5’te 1’inin işgal altında tutulması ve bunun dünya tarafından sıradan bir hadiseymiş gibi üzerinde durulmadan geçilmesi akıllı bağdaşır bir tarafı yoktur ve bu akılla bağdaşmaz durum mutlaka değişecektir.”