Başbakan Ahmet Davutoğlu, Dağlıca’da PKK tarafından 16 askerin şehit edilmesini Çankaya Köşkü’nde düzenlediği basın toplantısıyla değerlendirdi.





Basın toplantısına Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar, Başbakan Yardımcıları Yalçın Akdoğan, Cevdet Yılmaz, Numan Kurtulmuş, Tuğrul Türkeş, İçişleri Bakanı Selami Altınok, Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül de katıldı. Davutoğlu, özetle şunları söyledi:

ÖNEMLİ KAZANIMLAR ELDE EDİLDİ: Suruç saldırısı ile başlayan arkasından DHKPC’nin PKK’nın eş zamanlı gerçekleştirdiği teröre karşı açık ve kararlı birlikteliği sergileme vakti gelmişti. Terör örgütlerinin tasfiyesi için siyasi irade talimat verilmiştir. Kararlı tavır sergilenmez ise neler ile karşı karşıya kalındığını çevremizdeki ülkelerden görebiliriz. Bölücü terör örgütünün Kuzey Irak’taki lojistik kaynakları, depoları 3-4 gün içinde tasfiye edilmiştir. Şehirlerimizde odaklanan halkın huzurunu yok etmek üzere mihrak ve odak oluşturan unsurlara karşı Cizre’de gördüğünüz gibi operasyonlar başlatılmıştır. Şemdinli ve Yüksekova’da da son derece başarılı operasyonlar ile şehir unsurlara karşı önemli kazanımlar elde edilmiştir.

ÖZEL KUVVETLER TAHLİYE ETMİŞTİR: Dün gerçekleşen operasyonlar 2 Eylül’de başlamış, Yüksekova ve civarındaki kırsal kesimde terör örgütünün yuvalandığı mevzilere dönük olarak kapsamlı bir operasyon yürütülmüştür. Türkiye’nin her köşesinde her santimetrekaresinde kamu düzeninin ve meşru emniyet güçlerinin hakimiyetini tesis etmek hedefindeyiz. Hedef; Kamışlı - Dağlıca hattındaki karayolunun emniyetini teminat altına alıp oradaki Vatandaşlarımızın huzur içinde seyahat etmelerini sağlamak. Hakkari etrafında yürütülen bu operasyonlar 2 Eylül’den bu yana kademeli şekilde ilerleyerek sarp dağların yamaçların ve derin vadilerin olduğu yerlere gelinmiştir. Dağlıca ve civarında yürütülen operasyonlarda son derece titiz mayın taramayla yürüyen çalışma esnasında güvenlik birimlerimiz uzun namlulu saldırıya arkasından da mayınlı saldırılara muhatap olmuş ve cevaplar verilmiş ve dün itibariyle bu çatışmalar aralıksız devam ederek bugüne kadar sürmüştür. Güvenlik birimlerimiz bugün sabahleyin özel komando ve özel kuvvetlerle takviye edilerek, derin vadideki karayolunu güvenlik altına almış, dün akşam çatışmalarda şehit düşen kahraman askerlerimize ulaşmış ve tahliye etmiştir.

LANETLİYORUM: Çatışmalarda eğer milletimizin desteği olmasaydı, askerimiz milletimiz ile bu mücadeleyi yürütmüyor olsaydı etrafımızdaki ülkelerde görüldüğü gibi derin toplumsal çatlaklar yaşanabilirdi. Bilelim ki, bizim askerimiz milletimizin bağrından çıkmıştır. Askerlerin; Doğulusu, Batılısı, Kuzeylisi, Güneylisi, Türk’ü Kürt’ü, Sünni’si Alevi’si yoktur. Bu ülkenin çocuklarıdır. Bu çocuklar bu ülkeyi sonuna kadar koruyacaktır. Bu ideal ile omuz omuza veren Doğulu, Güneyli, Batılı, Trakyalı Anadolulu o çocukları bir kez daha rahmetle anıyorum. 16 kardeşimiz arasında Türkiye’nin her tarafından kardeşlerimiz var. Şehitlerimizin arkasından Kürtçe ağıtlar yakıldı, Türkçe ağıtlar yakıldı, camiden, cemevinden kalkanlar oldu. Hepsinin arkasında anneleri babaları ‘Vatan sağ olsun’ dediler. Onların gayretleri fedakarlıklarını görmeyenleri de lanetliyorum.

NİCE SAYILAR HİKAYELER ÜRETİLDİ: Bir tarafta fedakarlık yapan polisimiz askerimiz varken, diğer tarafta milletimiz dua ederken maalesef dün akşamdan bu yana, özellikle sosyal medyada öylesine kara propaganda yürütüldü ki, öylesine haince manipülatif psikolojik operasyon yürütüldü ki, birlik ve beraberliği bozmak isteyenler bu operasyonlardan güç aldılar. Nice sayılar, hikayeler üretildi. Sadece milletimizin moralini bozmak için.

TEMİZLENECEK: Terör mihraklarına; ne yaparsanız yapın terörle mücadelemizdeki kararlılığımızdan bizi döndüremeyeceksiniz. 23 Temmuz günü yapılan güvenlik zirvesinde, üç terör örgütünün eş zamanlı saldırısı karşısında alacağımız tedbirleri ele alırken söylediğimiz ve karar verdiğimiz gibi, arkadaşlar o dağlar o teröristlerden temizlenecek. Ne olursa olsun te-miz-le-ne-cek, bu kadar. Bu ülkenin dağları, ovaları yaylaları şehirleri teröristlere terk edilmeyecek. Acımız büyük ve derin. O dağlardan temizlenmesi için hava harekatı dahil her türlü çaba gösterildi gösterilmeye devam edecek. Başlatılan mücadele sonuna kadar gidecek kimsenin tereddüdü olmasın. Şu anda Cizre’de, tek tek bu mayınlar temizleniyor. Siviller zarar vermemesi için canlarını ortaya koyuyorlar. Bu mayınlamayı görmeyen birileri de buradan hareketle silahlı kuvvetlerimize emniyete dönük olarak itibarsızlaştırma çabası içindeler.

SINAMA GÜNLERİ: Muhalefet partilerine de seslenmek istiyorum. Bu kürsüden defalarca çağrıda bulunduk. Küçük siyasi hesapları bir kenara koyalım. Ortak değerlerini kaybetmiş toplumların ayakta durması çok güçtür. Muhalefet partilerinin açıktan ve net şekilde bölücü terör örgütünü eleştirmek yerine takındıkları tavır; hükümetimizi, Ak Parti’ye dönük tavırlar ve hesaplar içine girilmesidir. Bugünler sınama günleridir. Bakınız hangi açıklamada bölücü terör örgütüne açık kınama yapılıyor, hangi açıklamada kaçınılıyor. Bütün partileri, teröre karşı omuz omuza vermeye ve aynı dili kullanmaya davet ediyorum.

SEÇİMLER YAPILACAK: Yürüttüğümüz bu kapsamlı terörle mücadeleyi seçim kampanyası haline getirmek isteyenlere veya bir seçim kampanyasının parçasıymış gibi göstermek isteyenlere de cevabımız açıktır. Eğer gerçekten şu veya bu şekilde seçim planı içinde terörle mücadele gündeme getirilmiş olsaydı 7 Haziran’dan önce ama şunu hesap ettiler. Türkiye bir zaafa düştü diye hesap ettiler. 7 Haziran’dan itibaren istikrarlı tek parti iktidarının olmadığı bir Türkiye’de terör üzerinden bu ülke ile ilgili hesaplarını hayata geçirebileceklerini düşünenler oldu. Yine yapılan spekülasyonlara cevap olarak söylüyorum. 1 Kasım’da seçim normal, hukuki, demokratik şartlar içinde yapılacak. Milletimiz hükümetine devletine güvenmelidir.

TOPRAĞA DÜŞTÜLER: Şehit düşen 16 kardeşimiz sizin huzur içinde seyahat etmeniz için o mayınları temizliyordu. İşte 16 kardeşimiz toprağa düştü. O toprağa düşen aziz şehitler o yolu emniyet altına alırken, o yoldan geçecek olan Hakkarili, Yüksekovalı, Kamışlılı, Dağlıcalı kardeşleri için şehit düştüler. Doğu ve Güneydoğu’daki vatandaşlarımızın terör örgütünün zulmü vahşeti, alçakça saldırıları karşısında milletin bütünlüğü içinde devletimize sahip çıkacağına inanıyorum. Bu aidiyet bilincinin, tarihten gelen kardeşliğin terörle mücadelede en gücümüz olduğuna inanıyorum. Yine aynı şekilde bu provokatörler, kara propaganda örnekleriyle batı bölgelerini doğuya kışkırtarak, kardeş kavgası çıkarmak isteyenlere karşı da Türkiye’nin her kesimindeki vatandaşlarıma sesleniyorum. Buradan bir Türk Kürt çatışması çıkarmak isteyenler karşı en büyük güvencemiz sizin o derin vicdanınız ve koca yüreklerinizdir.