Özellikle regl (adet) dönemlerinde, biz kadınların karşı karşıya kaldığı bir sağlık sorunudur kan şekeri düşüklüğü… Kan şekeri düşüklüğünün tıp dilinde ki adı; hipoglisemidir Melek’lerim.

Genellikle kandaki glukoz düzeyinin 50mg/dl’nin altına düşmesi ile hipoglisemi belirtileri ortaya çıkmaya başlar. Hipoglisemi, daha çok tip 1 diyabetli hastalarda görülür. Tip 1 diyabetli hastaların kullandığı insülin veya kan şekerini düşüren diğer ilaçlar, eğer zamanında ve doğru şekilde kullanılmazsa kan şekerini aşırı düşürerek hipoglisemiye neden olabilirler. Şeker hastaları, yemek öğünlerine dikkat etmezse, ara öğünler ihmal edilirse bu hipoglisemiye zemin hazırlar. Sonrasında alınan şeker düşürücü ilaç da kan şekerinin normalden daha fazla düşmesine neden olur. Bunun yanında, insülinoma adı verilen pankreas tümöründen aşırı miktarda insülin salgılanması da hipoglisemiye neden olabilir.

Özellikle insülinin fazla alımına bağlı ortaya çıkan hipoglisemi çok çabuk kendini gösterir. İlk olarak ortaya çıkan belirtiler; sinirlilik, terleme, açlık, ellerin titremesi, bulantı gibi belirtilerdir. Bu belirtiler sıklıkla dakikalar içinde ortaya çıkar ve çok çabuk müdahale edilmesi gerekir. Eğer müdahale edilmezse şuur kaybı ve koma görülebilir. Hipoglisemide olduğundan şüphelenen kişi hemen kan şekerini ölçtürmelidir. Eğer böyle bir olanak yoksa kesme şeker yenmesi veya birkaç glukoz hapı kullanması kısa süre içinde kişiyi hipoglisemiden çıkarabilir. 5-10 dakika içinde hipoglisemi geçmezse tekrar kesme şeker veya glukoz hapı alınabilir. Hipoglisemi hafifken tedavi edilirse genellikle bir sorun olmadan hastalar normal yaşantılarına dönerler. Eğer hafifken tedavi edilmez ve hipoglisemi ağırlaşırsa kişi bilincini kaybedebilir hatta komaya girebilir. Bu acil bir durumdur ve hemen bir sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır. Hipoglisemiden kaçınmak için şeker hastaları öğünlerini düzenli yemeli, ilaçlarını hekiminin önerdiği şekilde aksatmadan kullanmalıdır.