Elektronik cihazların yaydığı elektromanyetik radyasyonun tehlikelerini bilmeyenimiz yoktur. Cep telefonuyla konuşmayı en aza indirgemek, kulaklık kullanmak ve başucundan sakınmak gibi tavsiyeler sıklıklı duyduğumuz yöntemlerdir.

Sakarya Üniversitesi’nden Prof. Dr. Osman Çerezci, bazı teknikler kullanarak bu etkilere en az seviyede maruz kalmanın mümkün olabileceğini Habertürk’e belirtmiş ve teknikleri sıralamış:

• Araçta mümkün olduğunca cep telefonuyla görüşmeyin. Görüşme sırasında araçta elektromanyetik dalgalar dolaşıyor. Kafesin içine girdiği için cep telefonu yüksek güçte çalışıyor.
• Cep telefonu görüşmesi kapalı mekanlardaysa pencereye yakın yerlerde konuşun. Bu durumda cep telefonu baz istasyonuyla daha rahat iletişim kuracak ve daha az dalga yayacaktır.
• Daha yüksek güç daha fazla radyasyon anlamına geliyor. Görüşmeyi koridorda yapmamayı tercih edin. Sol kulağı pencereye çevirerek görüşmek gerekiyor.
• Baz istasyonu yakında olursa telefon daha az güçte çalışacak ve dolayısıyla daha az manyetik radyasyon yayacaktır.
• Şarjı uzun süre giden cep telefonlarını kullanmak en iyi tercih. Söz konusu telefonların daha düşük güçte çalışması nedeniyle daha az elektromanyetik radyasyona maruz bırakıyor.
• Yatarken baş ucuna koymayın.
• Antenleri arka kısmında olduğu için taşırken ekranı vücudumuza, anteni dışa bakacak şekilde taşımak çok önemli. İlk çağrı alındığı an elektromanyetik radyasyonun an yüksek seviyede olduğu durum. Pantolonumuzda taşıdığımız cep telefonu nedeniyle vücudumuzun alt kısmı elektromanyetik dalga ile ışınlanır. Vücudumuzun alt bölgesi su oranının fazla olması nedeniyle elektromanyetik radyasyonu ciddi şekilde absorbe eden bir yapıya sahiptir.
• Radyasyon yayan tasarruflu ampullerden de yanarken uzak durun.