Bazen damarlarımızda veya beynimizde gerçekleşen kimyasal reaksiyonlar üzerinde hiç hakimiyetimiz yokmuş gibi görünebilir. Ancak yediklerinizi, hareketlerinizi değiştirerek kolesterol ve tansiyon gibi şeyleri kontrol edebildiğiniz gibi, beyninizin doyma merkezini de kontrol edebilirsiniz. Nasıl mı? Tabii ki yiyecek seçiminizle...
Vücudunuzla alakalı olduğu sürece, yiyecekler, ilaçtır. Yiyecekler, vücudunuza girip bütün o doğal kimyasal işlemleri değiştiren yabancı maddelerdir. Vücudunuza yiyecek girdiğinde değişik kimyasal tepkimeler olur ve bazı şeyleri devreye sokup bazılarını devre dışı bırakacak mesajlar yerine ulaşır.

Vücudunuz içerden emirler verirken, bu emirlerin tarzını ve doğrultusunu yediğiniz yiyeceklerle siz belirlersiniz. Doğru yiyecekleri yerseniz (fındık, ceviz gibi) hormonlarınız da sizi tok tutacaktır. Ancak basit şeker gibi yanlış yiyecekler tüketirseniz vücudunuz hormonal bir karışıklık yaşar ve bu da göbeğinizde fazladan bir kata daha neden olur.
En tok tutan yiyecekler
Konu kilo almak olunca bir kalori, bir kaloridir. Vücudunuz tarafından enerji için anında kullanılmayan kaloriler ya atık olurlar ya da yağ olarak depolanırlar. Ancak bu bütün kalorilerin vücudunuz tarafından aynı muameleyi gördüğü anlamına gelmiyor.
Örneğin, yüksek su içerikli protein ve lif tokluk üzerinde büyük etkiye sahiptir. Basit karbonhidratlar da en az etkili olanlardır. Yağ da protein ve lifle aynı etkiye sahiptir bu da düşük yağlı diyet uygulayan insanların neden sürekli aç olduğunu gösteriyor.
Ani aşermelere sağlıklı çözümler...
Her zaman hormon seviyelerinizi kontrol edemezsiniz. Örneğin vücudunuzdaki grelin (açlık sinyalleri veren hormon), leptin seviyesini (tokluk sinyalleri yollayan hormon) aştığında ve diyetteki bir aslandan daha aç hissettiğinizde... Aşermeleriniz kontrolden çıktığında yapabileceğiniz şeylerden biri de isteğinizi bastıracak acil durum yiyecekleri listesi hazırlamaktır. Örneğin bunlar, sıkma meyve suları, küçük bir avuç fındık, bir porsiyon meyve veya doğranmış sebzeler olabilir.
Güzel bir cilt için ne yemeli?
İşte çok eski bir güzellik sırrı... Akdeniz ülkeleri gibi bazı ülkelerin insanlarının nasıl olup da capcanlı ve parıldayan cilde sahip olduklarını hiç merak ettiniz mi?
Cevap o insanların, taze meyve, sebze ve sağlıklı yağ içeren beslenmelerinde gizli. İşte sizin de aynı ışıltıya sahip olabilmeniz için önerebileceğim bazı cilt dostu yiyecekler...
Avokado, yumurta, baklagiller ve kuruyemişler cildin kurumasını engelleyen biyotin içerir. Kırışıklıklarla savaşan omega 3 ve antioksidanlar için de somon balığı tüketmek düzenli uygulandığında çok iyi sonuç getirir. Güneşin zararlarına karşı koruyan polifenol içeren yeşil çay için. Ve antioksidanlarla dolup taşan narı mutlaka tüketin. Nar, kolajen üretimini harekete geçirir. Daha genç ve sağlıklı bir cilt için bu mucize yiyecekleri tüketin ve genel sağlığınıza dikkat edin, çünkü sağlık güzelliktir, unutmayın!
Neden antibiyotik kullanmak bazen zararlıdır?
Viral enfeksiyonlar için kullanılan antibiyotiklerin, yalnızca hassas bakterileri öldürüp, daha tehlikeli ve olan dirençli bakterilere eskisinden de güçlü tutunma noktaları sağlama etkisi olabilir. Ve bu durum, antibiyotiğe karşı dirençli bütün bakterilerin yaratmış olduğu soruna katkıda bulunabilir.
Bu da doktorunuz hastalığın virüs kaynaklı olduğunu söylediğinde ona antibiyotik vermesi için ısrar etmemeniz gerektiğini gösteriyor. İlacı almanız sizde bir tür plasebo etkisi yaratarak daha iyi hissetmenize yardımcı olabilir, burası doğru. Ancak viral enfeksiyonunuzun üzerine bir de bakteriyel enfeksiyon sıkıntınız yoksa, bu antibiyotik aslında size yardım etmiyor ve hatta zarar veriyor olabilir.